7 Altın kural



İngilizce için 7 Altın Kural

Bu sayfada İngilizce çalışırken bilmeniz gereken 7 kuralı öğreneceksiniz. Bu 7 kural Effortless English web sitesindeki 7 günlük ücretsiz e-mail kursunun Türkçe çevirisidir. Bu sayfada zaten günlük e-postaların orjinallerini tercümeleri ile beraber okuma şansınız var fakat yinede eğer 7 günlük kursa katılmayı arzu ederseniz buraya tıklayın ve açılan sayfada sağ üstteki ilgili yerlere adınızı ve mail adresinizi girip submit butonuna tıklayın. Bu işlemi gerçekleştirirdiğiniz anda 7 gün boyunca hergün 1 adet mail alıcaksınız. Aşağıda ki resimde hangi alanı doldurmanız gerektiğini anlattım.

Kural 1
Bir düşünün lütfen ;

İngilizce’yi otomatik olarak düşünmeden ve akıcı bir şekilde konuşabildiğinizi düşünün. Kelimeler, kolaylıkla ve seri bir şekilde dudaklarınızdan dökülüveriyor ve konuşulanı anında anlayabiliyorsunuz.
Bu düşüncenizi gerçekleştirebilmek için yapmanız gereken ilk olarak ingilizce öğrenme şeklinizi değiştirmek olmalıdır ve ilk adımınız bundan böyle KELİME ezberlememek olmamalı. Evet evet yanlış duymadınız. Kelime ezberlemekten vaz geçin. Hiç kimse anadilini öğrenirken bu işi kelime ezberleyerek yapmaz. Bu işin doğal yöntemi kelimeleri teker teker öğrenmek yerine kelime grupları ve cümleler halinde öğrenmektir.
İngilizce de PHRASES adı verilen kelime grupları vardır buna kısaca cümle kalıpları da diyebiliriz. Cümle kalıplarında zaten kelimeler anlamlı bir şekilde sıralanmıştır ve eğer siz bu cümle kalıplarına çalışırsanız beyniniz ayrıca bir daha bu kelimeleri sıraya koymaya çalışmayacaktır ve bu sayede düşünmeden konuşmaya başlarsınız. Çocukların dil öğrenirken kullandıkları yöntem de bu şekildedir.
4 Kat Daha Hızlı Öğreneceksiniz.
Dil öğrenme konusunda araştırmalar yapmış Doktor James Asher’a göre kelimelere tek tek çalışmak yerine bu şekilde cümle kalıplarına çalışmak dil öğrenme sürecini 4 ila 5 kat hızlandırıyor ve ayrıca bu şekilde öğrenen öğrenciler özel çaba sarfetmeden daha iyi bir dil bilgisi kullanıyorlar.


KURAL 1:  Sadece Cümle Kalıplarına Çalışın ve Asla Tek Tek Kelimeleri Ezberlemeye Çalışmayın.
Yeni bir kelime gördüğünüz zaman hemen o kelimenin cümle içersinde nasıl kullanılmış olduğunu öğrenin, asla ve asla kelimeyi tek başına ezberlemeye çalışmayın.
Tekrar yaptığınız zamanlarda mutlaka yine sadece cümle kalıplarına çalışın asla ve asla tek bir kelimeye değil.
Not defterinize asla tek bir kelime yazmayın, mutlaka ama mutlaka o kelimeyi cümle içinde kullanılmış şekli ile defterinize kaydedin.

Kural 2: 



Bugünkü dersimize Angelina adlı bir öğrencimin hikayesi ile başlayalım.
"Merhaba, adım Angelina ve Paraguay’dan bir öğrenciyim. A.J. ‘den ders almaya başladığımda İngilizce konuşamıyordum üstelik onun öncesinde de yıllarca okulda yada kurslarda ingilizce eğitimi almış olmama rağmen. Daha önceleri aldığım bu eğitimler sizin de tahmin edebilceğiniz üzere dil bilgisi ( Gramer ) ağırlıklı idi.
A.J. ile ilk başladığımız günlerde onunda bize yine aynı sistemi kullanarak dil bilgisi ağırlıklı bir eğitim vericeğini düşünüyordum fakat her nasılsa beni şaşırtacak bir biçimde kesinlikle dil bilgisi kuralları falan öğretmiyordu.
Bunun yerine bize bir hikaye anlatıyor ve sürekli aynı hikayeyi tekrarlayıp duruyordu. Sonra sürekli hikaye ile ilgili bize sorular soruyordu ve hemen arkasından sorduğu soruyu kendisi cevaplıyordu. Sorular ise inanılmaz kolay sorulardı.
Dürüst olmak gerekirse başlangıçta bu durumu aklım almıyordu, kafa karıştırıcı bir durumdu benim için ve A.J. ‘in biraz deli-çılgın ve sıradışı bir öğretmen olduğunu düşünüyordum.
:) Ben dil bilgisi öğrenmeye ihtiyacım olduğunu düşünüyordum.
Her neyse, derslere bir sure daha devam ettim ve sadece 2 hafta sonra şaşırtıcı bir şey oldu. Konuşmam gelişiyordu! Arkadaşlarım nasıl bu kadar çabuk geliştirdiğimi sormaya başlamışlardı ve o am anladım ki A.J. oldukça zeki bir öğretmendi. Tüm bu hikayeler, sorular, ilginç konularda makaleler aslında bana ingilizce’yi öğretmişti ve bunu dil bilgisi kurallarını çalışmadan yapmıştım. Wow!"
Angelina çok iyi bir öğrenciydi ve ingilizce’yi extra hızlı bir şekilde öğrendi çünkü günde 5 saat Effortless English dinliyordu.
Aslında günde 1 saat çalışmakla sen de benzer sonuçlar elde edebilirsin. Tabi öncelikle ikinci kuralımızı uygulaman kaydıyla.
KURAL 2:      DİL BİLGİSİ ( Grammar ) ÇALIŞMAYIN.
Angelina’nın yıllardan sonra hızlı bir şekilde konumasında ilerleme kaydetmesinin sebebi GRAMMAR çalışmayı bırakmış olmasıdır.
Bu senin ikinci kuralın.
Bundan böyle Grammar çalışma.
Grammar çalışmaktan vaz geç.
Evet hemen şimdi. Bırak artık dil bilgisi çalışmayı ve tüm o kitaplarını at gitsin. Dil bilgisi kuralları,  konuşurken seni ingilizceyi ve kuralları düşünmeye zorlar fakat aslında senin ihtiyacın olan düşünmeden otomatik olarak konuşmaktır, tıpkı anadilin gibi.
Effortless English sistemi ile ingilizce’yi grammar çalışmadan öğrenmiş olucaksın. Konuşman belirgin bir şekilde kendiliğinden gelişecek, başarılı olacaksın ve son derece doğal konuşmaya başlayacaksın.
Evet asla unutmuyoruz. İkinci kuralımız :
ASLA Gramer ÇALIŞMIYORUZ!

KURAL 3:      
Bugün oldukça önemli bir kural öğreneceğiz. Bu kuralı aslında bir çok okul ihmal ediyor fakat bence çok önemli.

Yine bir hikaye ile başlıyoruz.
Humberto, Venezuela’dan bir öğrenci. Bir kaç yıl önce kendisi Kanada’ya taşındı. Venezuella’da daha önceleri yıllarca ingilizce öğrendi. Tabi genellikle gramer öğrendi.
İşin gerçeği Humberto, İngilizce’yi gözleri ile öğrendi. Kitap okuyarak, gramer kitaplarına çalışarak ve kelime listelerini ezberleyerek. İngilizce’sinin iyi olduğunu düşünüyordu. Fakat Kanada’ya taşındığı zaman çok şaşırtıcı bir şey oldu ve kimseyi anlayamadığını farketti.
Hemen bir dil okuluna yazıldı ve hergün okula gitmeye başladı. Okulda ona ne öğretiyorlardı dersiniz? Evet, daha fazla gramer, daha fazla kelime listeleri ve daha fazla ders kitapları!
Okulda ki 12 ayın sonunda , Humberto sinirliydi ve endişelenmeye başlamıştı. 1 yıl zarfında okula yaklaşık 10.000 USD ödemişti fakat hala İngilizce konuşamıyordu ve bu durumda ne yapması gerektiğini bilemiyordu.
Sonrasını gelin kendi ağzından dinleyelim:
"Kelimenin tam anlamıyla inanamıyordum A.J.
Bir yılın sonunda hala İngilizce konuşamıyordum. Çok üzgündüm, okulda ki öğretmenime vaktimi boşa harcıyorum diye çıkıştım.
Allaha şükür şimdi daha iyi bir yöntem buldum ve artık ingilizce konuşabiliyorum, konuşulanları anlayabiliyorum. Hergün Kanada’lılarla konuşuyorum ve öz güvenim tam. Okul ve kurslarla zaman
ve de bir sürü para kaybettiğime inanamıyorum . Keşke bu yöntemle daha önceleri tanışmış olsaydım."
KURAL 3: En önemli kural – “ Önce Dinle “
Sizce Humberto’nun keşfettiği kural neydi?
Çok basit.
Kuralımız DİNLEMEK.
Dinle, dinle , dinle,.
Anlaşılabilir ve kendi seviyende bir şeyler dinlemelisin. Hergün her fırsatta İngilizce bir şeyler dinlemelisin. Ders kitaplarını okumayı bırakın artık İngilizce’yi dinleyin.
Bu kadar basit. İngilizce’de ki başarı bu kuralda gizli. Okumayı bırakın ve hergün her fırsatta bir şeyler dinleyin.
Kulaklarınızla öğrenin. Gözlerinizle değil.
Okulların çoğunda İngilizce’yi gözlerinizle öğretmeye çalışırlar. Ders kitaplarını okur ve dil bilgisi kurallarına çalışırsınız.
Effortless English sistemi “Dinlemek” üzerine kurulmuştur. Dinlerken kulaklarınızı kullanırsınız, gözlerinizi değil. Günde 1 ila 3 saat arası size verilen ses dosyalarını dinlersiniz ve kulak dolgunluğunuz gelişir. Konuşmanız gelişir. İngilizce’yi kolaylıkla konuşmaya başlarsınız. Tıpkı Humberto gibi. Zamanınızın büyük bölümünü dinlemeye ayırın. Konuşabilmenin anahtarı budur.

Kural 4:  
Bir öğrencimin deneyiminden :
Hyun, Kore’den bir öğrencim. Bakın bize ne anlatıyor:
"Ben çok ciddi bir öğrenciyimdir. Kore’deyken zor bir İngilizce sınavına çalışırken tam tamına 50,000 kelime ezberlemiştim. Evet tam tamına 50,000 yeni kelime.
Benim problemim bu öğrendiğim kelimeleri kullanamamaktı. Testi başarı ile geçmiştim fakat bir Amerikalı ile anlaşamıyor ve söylediklerini anlayamıyordum.
Effotless English Sistemi ile ingilizce’yi çok hızlı bir şekilde kavradım ve kelime haznemi nasıl kullanacağımı öğrendim. 6 ayın sonunda artık ben de ingilizce konuşabiliyor ve konuşulanları anlayabiliyordum. Çok teşekkürler A.J.
"
Kural 4:    Yavaş ve Derinlemesine öğrenmek daha etkilidir.
Hyun, çok kısa sürede çok fazla kelime öğrenmeye çalışmış. Kısa zamanda ve oldukça yüzeysel öğrenmiş. Bu nedenle de çok çabuk unutuyor ve bu nedenle öğrendiklerini kullanamıyor.
İngilizce’yi kolaylıkla zahmetsiz bir şekilde öğrenmek istiyorsan her kelimeyi veya her cümle kalıbını derinlemesine öğrenmelisin. Bir kelimenin tanımını bilmek yalnız başına yeterli olmaz. Sınav için olabilir belki. Sınavınızı geçersiniz fakat konuşmak için yeterli olmaz. Bunun için öğrendiğiniz her kelimeyi her cümle kalıbını beyninize kazımalsınız, derinlemesine öğrenmelisiniz. Peki bunu nasıl yapıcaksınız. Tabiki sürekli tekrar ederek. Öğrendiğinizi sürekli tekrar ederek. Örneğin diyelim ki elinizde bir sesli kitap var. Bu durumda birinci bölümü en az 30 kez tekrar tekrar dinlemelisiniz. 10 gün boyunca hergün 3 er defa dinlemek gibi. Ve ancak ondan sonra bir sonraki bölüme geçersiniz.

İkinci günkü dersimizde hatırlarsanız size gramer çalışmamanızı söylemiştim. Fakat buna rağmen doğru gramer kullanarak konuşmalısınız. Şu an belki aklından şöyle bir soru geçiyordur. Gramer çalışmadığım halde nasıl doğru gramer kullanmayı öğreneceğim?
Endişe etmeyin. Bugün size bunu nasıl yapmanız gerektiğini anlatacağım.
Size grameri doğal yollardan nasıl öğreneceğinizi göstereceğim. Anlatacağım yöntemi kullanarak gramerinizi otomatik olarak geliştireceksiniz. Doğru cümle zamanını otomatik olarak kullanacaksınız, düşünmeden ve denemeden yapacaksınız bunu. Tıpkı anadilinizi konuşur gibi.
Kural 5:        
Bir başka hikaye ile devam ediyoruz.
Miyuki Japonya’lı bir öğrencim ve gramer testlerinde çok iyi sonuçlar alırdı. Tüm ingilizce gramer kurallarını çok çok iyi bilirdi ve hatta bir Amerikalı’dan bile daha iyi bilirdi. Kelime hazinesi de fena sayılmazdı.
Fakat Miyuki’nin bir problemi vardı. Konuşma anında doğru grameri kullanamıyordu. Geçmiş zaman ile ilgili size tüm kuralları sayabilirdi fakat iş konuşmaya gelince grameri yanlış kullanıyordu. Örneğin geçmiş zamanlı bir cümleyi şu şekilde konuşurdu.
"Yesterday I GO to school".
Miyuki’nin aklı bu durumu bir türlü almıyordu ve kendi kendine şunu soruyordu. Nasıl olurda gramer testlerinde çok iyi netice almasına rağmen iş konuşmaya gelince bocalayabiliyordu?
Miyuki bu durumu şöyle açıklıyor:
"Effortless English sistemi ile tanışmadan önce, tüm gramer kurallarını çok iyi biliyordum fakat konuşurken bildiklerimi doğru bir şekilde kullanamıyordum.
Point of View hikaye serilerini kullandıktan sonra , grameri hisstemeye başladım ve artık düşünmeden otomatik olarak doğru gramer kullanarak konuşabiliyorum. Teşekkürler A.J.!"
Miyuki, Effortless English sistemi ile tanıştıktan sonra grameri doğal yöntemiyle öğrendi. Gramere asla özel olarak çalışmadı. Peki o zaman nasıl başırdı ?
Anlatayım. Kendisine geniş zamanda anlatılmış bir hikaye verdim ve hergün bu hikeyeyi dinlemesini istedim. Daha sonra aynı hikayeyi geçmiş zamanda düzenlenmiş haliyle hergün dinlemeye devam etti.
Ve daha sonra aynı hikayeyi gelecek zamanda düzenlenmiş şekli ile hergün dinleyerek bu zamanlar arasında ki farkı kendisi farkına varmadan sadece ve sadece dinleyerek aklına kazımış oldu. Tıpkı bir çocuğun öğrenme süreci gibi değil mi?
Kural 5 :  Point Of View Mini-Hikaye Serilerini kullanın.
Bu hikayeleri "Point Of View Mini-Stories" olarak adlandırıyorum. Gramer öğrenmenin en etkili yöntemi budur diyebilirim. Bu hikayelerin sonunda otomatik gramer ( dil bilgisi ) kullanma yetisi elde edersiniz.
Grameri, gerçek ingilizce’yi DİNLYEREK öğrenmelisiniz. En iyi yöntem, aynı hikayeyi farklı zaman kiplerinde kulanılmış şekilleri ile tekrar tekrar dinlemektir. Point of View Mini hikayelerinde bu sistemde hazırlanmış hikayeler bulucaksınız.
Bu yöntem son derece etkili, son derece basit ve son derece başarılı bir yöntemdir. Başarıcağından eminim. Doğru dil bilgisini farkında olmadan otomatik olarak ve doğal bir şekilde kullanıcaksınız.
Başarılı olucağınızı size garanti ediyorum. Sakın vaz geçmeyin. Bu güne kadar öğrenememenizin nedeni siz değil kullanılan yanlış yöntemlerdir. Bu sefer başarıcaksınız.
Kural 6: 
Sadece gerçek İngilizce kaynakları ve dersleri kullanın
Tekrar merhaba,
Altıncı günle devam ediyoruz. Başlamadan önce bir konuda düşünmeni istiyorum. Tahmin ediyorum ki yıllardır İngilizce öğrenmeye çalışıyorsun. Sence neden hala konuşmakta problem yaşıyorsun.
Lütfen endişelenme. Hata sende değil. Aslında problem bugüne kadar gittğin okullarda ve kurslarda. Problem ders kitaplarında. İngilizce öğrenmek için ders kitapları korkunç derece kötüdür.
Bugüne dek GERÇEK İngilizce’yi değil KİTAPLARDAKİ İngilizceyi öğrendin.
Anadili İngilizce olan birini nasıl anlarız?
Megdelio, Venezuela’da 5 yıl boyunca İngilizce öğrenmeye çalıştı. Öğretmenleri onun ileri seviyede bir öğrenci olduğunu söylüyorlardı.
Amerika’ya ilk ayak bastığında kendini iyi hissediyordu. Amerikalı’larla buluşacağı için heyecanlıydı, kendine güveniyordu ve hazır hissediyordu. Aşağıda ki satırlar kendisine ait :
"Bir gün Amerikalı bir bayanla konuşmayı denedim ve herşey bir anda tersine dönüverdi.
Bayan, konuşmaya başladı ve ben onu anlayamıyordum. Hiç bir şey anlayamıyordum. Konuşması ve telaffuzu bize kitaplarla beraber gelen ses kasetlerinden çok çok farklıydı. Konuşurken deyimler, argo sözcükler ve daha önce hiç duymadığım cümle kalıpları kullanıyordu. Aklım karışmış, bir şey düşünemiyordum. İşte bu an benim aslında gerçek İngilizce’yi öğrenmem gerektiğini anladığım andı."
Gerçek İngilizce’yi öğrenmelisiniz.
Megdelio’ya gerçek İngilizce kaynaklara nasıl ulaşması gerektiğini öğrettim. Bizim gerçek hayatta kullandığımız gerçek İngilizce’yi.
İngilizce Ders Kitaplarını atın gitsin.
Gerçek hayatta kullanılan ingilizce’yi anlamak ve konuşmak istiyorsanız sıkıcı ders kitaplarını okumaktan vaz geçin ve o kitaplarla gelen cd ve kasetleri dinlemeyin.
Gerçek ingilizce’yi öğrenmek istiyorsanız anadili İngilizce olan insanlar ne dinliyorsa sizde onu dinleyin, onlar ne okuyorsa siz de onu okuyun, onlar ne izliyorsa siz de onu izleyin.
Yalnızca ve yalnızca gerçek İngilizce’yi dinleyin.
Yalnızca ve yalnızca gerçek İngilizce’yi dinleyin.
Yalnızca ve yalnızca gerçek İngilizce’yi dinleyin.

Kural 7
Bugünkü kuralımız, en son ve en kolay kuralımız.
İngilizce eğitim CD’lerinin büyük bir bölümü “ Dinle ve tekrar et.“ şeklinde bir yöntem kullanır fakat bu yöntem tamamiyle yanlış bir yöntem.
Yine gerçek bir hikaye ile başlayalım.
Emi, Japonya’lı bir bayan ve bir problemi vardı. Konuşurken yavaş konuşuyor ve sorulara geç cevap veriyordu.
Emi, daha önceleri çok sayıda İngilizce ses kasetleri ve cd’leri dinlemişti ve bu kasetlerdeki sesi dinledikten hemen sonra arkasından aynı sözcük yada cümleyi tekrar ediyordu.
Birgün Emi’den bir e-mail aldım ve ona cevaben bundan sonra 
"Listen & Answer" lessons. ( dinle ve cevapla derslerini ) önerdim ve" listen and repeat" ( Dinle ve tekrar et ) derslerini terk etmesini söyledim.
Çünkü “Dinle ve Tekrar et” dersleri yeterli değildir. Bu derslerde yaptığınız tek şey kasette ki sesi kopyalıyor olduğunuzdur. Fakat “Dinle ve Cevapla” derslerinde sorulan soruyu cevaplayarak anladığınız bir konuda beyninizde yorum yapıp cevap veririsiniz. Kopyalamanın ötesinde dinlediğinizi anlamaya çalışır, yorum yapar ve cevap veririsiniz, yani İngilizce düşünürsünüz. Cevabınız sizin kendi cümlenizdir, bir başkasının değil.
Emi, ” listen & ANSWER” derslerini kullanmaya başladıktan sadece 4 ay sonra konuşması hızlanmış ve artık otomatik olarak konuşmaya başlamıştı.
Emi, çok memnun kalmıştı ve bana şunları yazdı.:
"Dersler tek kelime ile harika. Artık daha seri bir şekilde konuşuyorum ve konuşulanları daha hızlı bir şekilde anlıyorum. Düşünmeden otomatik bir şekilde konuştuğuma inanamıyorum. Çok teşekkürler A.J."
Kural 7:  Listen and Repeat dersleri yerine Listen and Answer derslerini kullanın.
Effortless English Sisteminde ki her Mini-Story Dersinde kısa ve basit bir hikaye dinleyeceksiniz. Bu hikayeyi defalarca dinleyin ve daha sonra sorulan sorulara kısa cevaplar verin. Bu sayede soruları hızlı bir şekilde cevaplamayı öğreneceksiniz. Düşünmeden otomatik olarak konuşmaya başlayacaksınız.

Sırada ne var?
Bugün son kuralımızı öğrendik. Bundan sonrası size kalmış. Eğer derslerimi almak isterseniz

www.EffortlessEnglishSystem.com adresiden temin edebilirsiniz.

A.J. Hoge
Founder and Director
Effortless English